Aydın
14 Mart, 2025, Cuma
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Korku dağları sarmış

Korku dağları sarmış
Özlem Çerçioğlu'nun on yıllık sırdaşı ve en değer verdiği, sürekli makamında ağırladığı, kitaplarının bile reklamını yapacak kadar ailecek görüştüğü kalemi Ergün Poyraz'ın açıklamaları sonrası kıyamet koptu.

Çok sayıda can alıcı iddia vardı. Ve en önemli vurgusu şu oldu; “Özlem Çerçioğlu beni mahkemeye vermeye cesaret edemez. Çünkü hepsiyle ilgili elimde olanlar yanında olmayanların belgesini de mahkeme kanalıyla talep ederim...”

Poyraz'ın açıklamalarındaki bir konu ki doğruysa insanlık suçudur, büyük infial yarattı. O da Çerçioğlu'nun küçük bir çocuk edindiği, mirastan pay istenmemesi için evlatlık değil sahiplenilme yoluna gidildiği, çocuğun annesinin ise evladını ileride geri istememesi için dört kişi tarafından Isparta'da bir pavyona teslim edildiği, hatta ve hatta pavyonda resimlerinin çekilerek Çocuk Esirgeme Kurumuna verildiği yer alıyordu. Hatta, “Bu çocuğun babası kim?” diye soruyordu.

Bunun yanında diğer iddialar da tüyleri diken diken etti.

Adnan Menderes'e ilişkin tasvip etmediğim bir üslup da kullandı.

Aydın medyasının rezilliği de burada ortaya çıktı.

Aydın BŞB’den yüklüce miktarda beslendikleri dillerde olan medya mensupları eğer doğruysa insanlık suçu olan sahiplenilmiş ve annesinin pavyona düşürüldüğü öne sürülen çocuk, FETÖ Türkçe olimpiyatlarına yapılan yüklü bağışlar, yine FETÖ’den hükümlü eski Başsavcı Ekrem Yiğit ile Özlem Çerçioğlu arasındaki bağlantılar, Aydın BŞB tarafından Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel dahil çok sayıda siyasetçi ve gazeteci ile yakınlarına kurulan iftira dolu kumpaslar, yolsuzluk iddiaları ve daha bir çok iddiayı görmezden gelip, sadece Adnan Menderes üzerinden yürüdüler.

Burada amaç Adnan Menderes'i sevdikleri falan değil Ergün Poyraz'ın, yeni kitabında basacağını söylediği diğer iddiaları gizlemekti. Yani hedef saptırmaya kalktılar. Bunlardan bir kısmı zaten belli... AK Parti - MHP çizgisindeki Levent Sabancı - Ayla Ekin Deniz - Erdal Savaş gibiler. Bunların BŞB ile yüklüce ilişkileri zaten dillere destandı. O nedenle diğer iddiaları gölgelemek, hedef saptırmak adına pek çok iddiayı pas geçip sadece Adnan Menderes üzerinden Ergün Poyraz'ı itibarsızlaştırma amaçlarının altında yatan neden, çorba-çorba-çorba... Bir de yine aynı gruba yakın eski Milletvekili Metin Yavuz'u konuşturmuşlar. O da Adnan Menderes konusunu işlemiş fakat diğerlerine nedense pek değinmemiş.

Belli ki Ayla Ekin Deniz ile Levent Sabancı ona da Özlem Hanım cephesinde yeni bir kanal açmış. Bu ihtimali düşünmek, doğal bir durum olsa gerek. Anlamadım bu işi... AK Parti-MHP korumasında aynı zamanda etiketiyle iş yapıyorlar, icraata gelince hepsi nedense Özlem Çerçioğlu ve Aydın BŞB’nin değirmenine su taşıyorlar. İpliklerini pazara çıkarınca da kıvrım kıvrım kıvranıyorlar.

Ergün Poyraz ile en çok bir birine giren ben ve Aydın Şafak Gazetesi’dir. Hatta o yüzden ben iki ay kapalı cezaevinde kalırken Gazetenin İmtiyaz Sahibi Yalçın Yıldırım da 5 ay 13 gün ona hakaretten ceza aldık. Halk diliyle bir birimizi öldürmeye kurşunumuz yoktu. Onunla ilgili pek çok bilgi ve belgeyi de gündeme taşıyan yine benimdir.

Fakat adam sonunda bazı şeylere isyan etmiş, elinde ne varsa parça parça döküyor. Özlem Çerçioğlu'nun arkasından nasıl iş çevirdiğini öğrenmiş... Kendi yazdı... Poyraz'ın dedikleri eğridir doğrudur, haklıdır haksızdır tartışmıyorum. Fakat adam diyor ki, “Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ile ilgili bana tüm bilgi belgeleri Özlem Çerçioğlu verdi. O saldırttı...” Ve yine diyor ki; “FETÖ ile ilgili başı derde girince benden yardım istedi.” Dosyalarının FETÖ tarafından nasıl kapatıldığı da iddiaları arasında.

Üç yaşındaki çocuğun sahiplendirilmesi ve annesine yapılanlar olayı eğer ki doğruysa tam bir insanlık suçudur. Diğer insanlara kurulan kumpasları da tek tek ortaya koydu. Yolsuzluk iddiaları ona keza. Bunların hiç biri, Aydın BŞB’den nemalanan ve gazeteci geçinen güruhun umurunda bile değil. Zaten bu ülkede ahlak çöktüyse bir numaralı sorumlularından biri, Aydın örneğinde olduğu gibi medyadır. Gazetecilik kisvesi adı altında kişisel ranta evrilmiş çok sayıda kendini bilmez, “Biz çorbamıza bakarız, para Yunan'dan gelse çiçekle karşılarız” modunda.

İşte bu nedenle mesleki açıdan bu türlerle muhatap olmuyor, bir arada görünmemeye gayret ediyoruz. Hizmet ettiklerinin zihniyeti ne ki onlar ne olsun...

İyi dinleyin ey ahali!..

Ergün Poyraz bunca şey konuştu, yazdı. Tasvip ettiğim var, etmediğim var. İnandığım var inanmakta güçlük çektiğim var. Gördüğüm tek şey, Özlem Çerçioğlu ve Aydın BŞB'nin korkudan tir tir titredikleri.

Yandaş medyalarından haber yaptırıyorlar; “Bazı sosyal medya hesaplarından yapılan açıklamalar hakkında suç duyurusunda bulunduk.”Ergün Poyraz diyemiyorlar... Açık açık isim veremiyorlar. Özlem Çerçioğlu talimatı olduğu açık... Yoksa haklı olsalar, isim isim, bağıra bağıra isimleri saydırırlardı.

Özlem Hanım on yıllık yol arkadaşı, sırdaşı ve keskin kalemi Ergün Poyraz'a nasıl ve hangi nedenlerle paçayı kaptırdı ki ismini bile korkudan zikredemiyorlar. Başka kişilere namus, şerefleri dahil her şekilde sayıdıran trolleri, Ergün Poyraz hakkında ağızlarını açamıyor.

Tüm bu noktaları kamu vicdanında sorgulanması dileğiyle halk ve ilgili devlet kurumları ile paylaşıyor, bu skandal iddiaları örtmek, örselemek için canhıraş kendini yırtan başta AK Parti-MHP çizgisindeki medya mensuplarını da hem CHP hem Cumhur İttifakı hem de milletimize havale ediyorum.

Belli ki haramın tadı bunlar için bir başka, leş başındaki akbabalar gibi tüm şehre çöreklenmişler, afiyetle Aydın'ı bir güzel soyup, hepsi ederi oranında kimi, çorba, kimi lop et, kimi kemik, kimi kırıntılarla günlerini gün ediyorlar.

GÜLMEYİN BİR ŞEY SÖYLİYCEM

Sözün sonunda CHP Genel Merkezi’nden tarafımıza ulaşan bir bilgiyi aktarayım.

Özlem Hanım Ergün Poyraz'ı tanımadığını söylemiş.

Şaşırmam bu yanıta. Mahkemede, aynı dosyalarda beraber yargılandıkları eski Danışmanı Erkan Karaarslan'ı da binin üzerinde HTS yani telefonla görüşme kaydı, yüzlerce haber ve bizzat Aydın BŞB’de çekilmiş fotoğraflara rağmen tanımadığını söylemişti....

Erdal Savaş'ın verdiği ve hala yalanlanmayan haberde Çerçioğlu'nun sine-i millete dönebileceği iddia ediliyordu. İnsan yok öyle bir şey demez mi? Vallahi demedi... Bu gidişle, “CHP mi? Öyle bir parti mi var? Bana kim takmış bu rozeti? Ben kendi kendime seçilmiştim, CHP ne ki? Hiç birini tanımıyorum” derse şaşmayız gari.

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.